fuhuşun görünmeyen yüzü - este

fuhuşun görünmeyen yüzü

çocuklarla kadınların güvenli ve konforlu bir yaşamı hak ettiğini söylememiz bizi geri kafalı ya da ahlakçı yapmaz. herkes konuştu, ben de öve öve bitiremediğiniz fuhuşun hepimiz tarafından bilinen gerçeklerini yüzünüze çarpayım izninizle.

ncelikle fuhuş bu kadar iyi bir şey olsaydı toplumların ekonomik çöküşleri ile ters orantılı olmazdı. veriler toplumların fakirleştikçe seks işçiliğinin en çok artan sektör olduğunu göstermiş. hatta araştırmacılara göre bir ülkede ekonomik kriz varsa o ülkenin en büyük kazananı pezevenkler. ILO Asya Ekonomik Kriz'i için yayınladığı "Seks Sektörü: Güneydoğu Asya'da Fahişeliğin Ekonomik ve Toplumsal Temelleri" rapora göre kriz sonrası fuhuşta rekor bir artış yaşandı ve bu sektör sanayi gücünü geçecek duruma geldi. elbette bundan sadece yetişkin kadınlar değil.

rapor kriz sonrası okulu bırakmak zorunda kalan çocukların ailelerinin bakımını üstlenmek için seks pazarına sürüklendiğini söylüyor. güzellemesini yaptığınız fuhuşun başlama yaşı 12. ancak bu yaş genel ortalama. son yıllarda seks pazarında Tayland'ın rakibi olan Brezilya'da 250 binden fazla çocuk fahişe var ve çoğunun başlama yaşı 7. yedi yaşındalar YEDİ. kendilerini sattıkları fiyat 5 dolar, birim olarak ele alırsak sadece 5 lira yani. bu çocuklar için 2 al 1 öde kampanyaları mevcut bir adam tek küçük bir kızdan tatmin olmazsa yanına bir oğlan çocuğu da isteyip aynı fiyatı veriyor.

7 yaşından beri fahişelik yapan kız çocuğu pia "günden 10'dan fazla müşterim oluyor, aileme ben bakıyorum bu yüzden bu mesleği bırakma gibi bir lüksüm yok" diyor. Brezilya şu an seks turizminin en ilgi gören yerlerinden. bakir turist erkekleri 5 dolara istediğin kızı al sloganları ile kendilerine çektikleri birçok site reklamı var. erkek çocukları ise bir kadın gibi giydirilip topuklu ayakkabı ve rujları ile erkeklere hizmet ediyor.

12 yaşındaki Ivan "aileme yemek alabilmem için iş lazım, bu da çalışabileceğim tek iş" diyor. çocuk fahişeleri kurtarmak ve onların bakımı için merkezler kuran Jane Sueli Silva 10-15 yaşındaki kız çocuklarının neredeyse hepsinin rahim kanseri olduğunu ya da ağır genital kanama geçirdiklerini söylemiş.

mevzuya bir de "yav biz bunları mı dedik reşit olmuş, hür iradesi ile sektöre giren kadınlardan söz ediyoruz" diyenler için bakalım. öncelikle hür irade ve rıza diye bir şey yok. rıza savunması bizi en başta dediğim şeye götürüyor "ekonomik koşullar" bir insanın maddi yetersizlikten dolayı kendini pazarlaması bir rıza değildir. bunu anladıysak sözde rızası olan kadınlara geçelim.

sektördeki kadınların %85'inden fazlası alkolik ya da uyuşturucu bağımlısı. nerdeyse hepsi cinsel istismar ya da şiddet mağduru şiddet görenlerin %50'si şiddet esnasından nerdeyse öleceklerini söylemiş. sadece los angeles içinde yapılan araştırmada "fahişelerin % 82’sinin doğrudan saldırıya uğradığı, bu saldırıların % 55’inin ise müşterileri tarafından gerçekleştirildiği; % 83’ünün silahla tehdit edildiği, % 68’inin ise tecavüze uğradığı" ortaya koyulmuş. ayrıca fahişelerin bir kısmı 15 yaşından küçükken babası, dayısı gibi yakın bir aile bireyinden cinsel istismara uğramış kadınlar. utandıkları için ağzını açamayan bu kadınlar istismardan kurtulmak için küçük yaşta evi terk ediyor ve yaşlarından dolayı iş bulamayınca kendilerini seks pazarının ortasında buluyorlar.

bu kadınlar kimsesiz oldukları için katillerin en çok hedef aldığı grup. seks işçiliği sadece beden pazarlama değildir, ayrıca iktidar satar derken bahsettiğimiz şey buydu. erkeklere birkaç kuruş karşılığından bu kadına öldürmek dahil istediğimi yapabilirim özgüveni sağlıyor. çünkü bu kadın bedenini satıyor ve kimsesiz. öldüğünde onu arayacak kimsesi yok, parasını da ödedi. bu kadının başına gelenlerden şikayet etme gibi bir hakkı yok.

fahişelerin ölüm oranları ile ilgili elimizde net bir veri yok çünkü bilinmiyor. çoğu fahişenin cesedi yıllar sonra bulunuyor, kayboldukları umursanmadığı için aranmıyorlar ya da kimliksiz ceset olarak kayda geçiyorlar. rızası ile girdi dediğiniz kadınlar bunları görüyor. hayatı boyunca paranoya ile yaşayacağının farkına varıyor. ne zaman öldürüleceğim? dayak yesem bile müşterime ses çıkarma hakkına sahip değilim, paramı veren artık birkaç saatliğine bile olsa benim sahibimdir. öyleyse ben ne kadar hayatta kalabilirim? bu düşünceler ve istismar ile boğuşurken buradan kurtulamayacaklarını fark ediyorlar. birçok kadının pişmanlıklarını anlattığı röportajlar var.

seks işçiliğinin 3.gününde olan insanlarla değil 3.yılında olan insanlarla röportaj yapın bakalım onlar ne diyor? övüp herkese tavsiye ediyorlar mı böyle. heh, şimdi diyeceksiniz ki tamam o zaman yasallaştıralım, güvenceye alalım. bak o iş öyle olmuyor. denemişler, kadınları koruyacağız demişler sonuçlar facia olmuş. yeni zelanda demiş yasal yapıcam fuhuşu, çocuklara yasaklayacağım ama dikkat edeceğiz o çizgiye demiş. bunu dedikten sonra çocuk fahişe oranı almış başını gitmiş. seks işçiliği bir meslek kolu haline gelip yasallaşınca polisin geneleve baskın yapıp kimlik kontrolü yapma hakkı elinden alınmış hal böyle olunca küçük çocukları genelevlere doldurmuşlar. böylece kimlik tespiti yapılamadığı için yeni zelanda çocuk ticaretinin merkezi haline gelmiş.

bir de oturduğunuz yerden yasallaşırsa sorun kalkar diyorsunuz ya, heh ona fahişeler katılmıyor biliyor musunuz? bize sürekli susun olayın öznesi konuşsun diyorsunuz, konuşmuşlar hocam onlara da sormuşlar. yeni zelanda'daki hayat kadınlarına tek tek sorulmuş, memnun musunuz yasadan diye. yok demişler. tabiri caizse bir boka yaramadı üstüne kadın sömürüsünün çok daha fazla arttığını, yasallaştığı için erkeklerin çoğalıp cesaretlendiğini söylemiş çoğu. pezevenklerin yasallaşma sonrası daha fazla güç sahibi olup kadınlar üzerinde daha fazla otorite kurduğunu söylemişler.

uzun lafın kısası yasallaşmadır, güvence sonucu kadın ve çocuklar için korkunç olmuş. daha kötüsü olamaz dedikçe daha kötüsü olmuş şöyle de bir açıklama var konuyla ilgili

"Bu konuda ön plana çıkan ikinci görüş, radikal feminist teoridir. Mersin Genelevi’nde çalışan kadınların kendilerinden “sermaye” diye söz etmeleri, fuhuşun kişiyi kendisine ne kadar yabancılaştırdığını, onu üzerinden kar elde edilirken her türlü kullanıma ve sömürüye açık bir mal haline getirdiğini ortaya koymaktadır. Fuhuşu bir meslek olarak kabul etmenin zorluğu, insan onuruna ve vücuduna yüklenen anlamdan kaynaklanmaktadır. Hollanda deneyimi, bize fuhuşun yasallaşmasının kadınların ekonomik, duygusal ya da cinsel sömürüsünü engelleyemediğini göstermiştir; bu süreçte fuhuşa olan talep de artmıştır. Fuhuşu yasal hale getirmek, kadının kurban olduğu gerçeğini gizlediği gibi, fuhuşu kabul edilebilir hale getirmekte, toplumsal ve ahlaki açıdan onu normalleştirmektedir. Yapılan işin doğası gereği kadının kendine yabancılaşmasına, hayatının anlamını sorgulamasına, öz saygı ve benliğini yitirmesine yol açan bir iş olan fahişelik aslında kişi özgürlüğü adına hukuk düzeninin kişinin organlarını satmasına izin vermesinden pek de farklı değildir."

yani gördüğünüz üzere mevzu yasallaşmak ya da rıza değil. fuhuş bir kadın sömürüsüdür, erkeği tatmin eder ve kadını aşağılar. fuhuş rıza adı altında üstü örtülen tecavüzden başka bir şey değildir. fuhuş şiddetin ve sömürünün ta kendisidir. bunu yasallaştırmayacağız bu sektörü yok edeceğiz, kadınları ve çocukları özgür bırakacağız. seks işçileriyle bir derdimiz yok, mağdurların her zaman yanındayız. bizim derdimiz onları buna iten ve bunu güzel bir şeymiş gibi lanse eden düzenle yani pezevenklerle konforlu alanızdan fuhuş güzellemeye istediğiniz kadar devam edin, gerçeğin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. pezevenklerin tam karşısındayız, kadın sömürüsü üzerine kurduğunuz düzeni bitireceğiz. hayatlarını yok etmeye yemin ettiğiniz kadınlar sizin sonunuz olacak

Yorum Gönder

0 Yorumlar